Hayatı keşfet!

Biz kimiz?


İrlanda'da ve Türkiye'de yaşayan iki kardeş... Gündemle, hayatla ve yaptıkları seyahatlerle ilgili gözlemlerini yazıyorlar. Limanlarından ayrılıp keşfedilmeyenlere ulaşmaya çalışıyorlar.

Son yazıları okudun mu?


Yeni yazılar anında email'ine gelsin!


İletişimde kalalım!


Özgüven

Cemal BüyükgökçesuCemal Büyükgökçesu

Kişinin kendi değeri hakkındaki subjektif değerlendirmesi; kişinin kendi özelliklerinin ne ölçüde olumlu ya da olumsuz olduğu hakkındaki yorumu. Özgüven hem kişinin kendisine ilişkin düşünceleri (Örnek: Zekiyim, Sevilen bir insanım), hem bu düşüncelerin yol açtığı duyguları(Umutsuzluk, Utanç, Gurur), hem de bu duygu ve düşüncelerin ifadesi olan davranışları (Çekingenlik, Dikkat, İddiacılık) içerir.

Kaynak: Wikipedia

Üstte tanımını paylaştığım özgüven kavramı, doğrudan insan davranışlarında yansımasını bulan bir özellik. Diğer bir deyişle, kişinin özgüveni; yaptığı işin sonucunu ve topluma olan katkısını veya zararını büyük oranda etkiliyor.

Özgüveni eksik olan kişiler, bu durumun yol açtığı olumsuz duygular eşliğinde beklenmedik ve kötü sonuçları olabilecek davranışlarda bulunabilirler. Başımızı kaldırıp etrafımıza bakmamız, ya da en azından bir gazetenin ilk sayfasını okumamız bile özgüveni düşük kişilerce alınmış kararların olumsuz sonuçlarını anlatan onlarca yaşantıyı keşfetmemizi sağlar.

Çünkü özgüveni eksik kişiler, aldıkları kararları “kendilerine ilişkin düşünceleri” değiştirmek için alırlar. Yani, alınan karar asıl amacına hizmet etmez. Kararı alan kişinin bireysel eksikliklerini yamamasına yardım eder.

Özgüveni yüksek olan kişilerse, alacakları kararın nihai amacına ulaşması hedefini benimsediklerinden bu yolda attıkları adımların kendileri üzerlerinde yansımalarını pek önemsemezler. Bu kişiler, kendi eksiklerilerini bilen, hatalarına gülüp ders çıkaran, kendileri ile dalga geçmesini bilen kişilerdir. Hatalarını başkalarıyla paylaşmaktan çekinmezler, çünkü hataları paylaşmanın kendilerini eksilteceğini değil, yücelteceğini bilirler. Eksilme, küçümsenme, dalga geçilme, başarısızlık kaygıları yoktur. Çünkü çıktıkları yolun sonuna ulaşacaklarını yola çıkmadan önce biliyorlardır.

Başımızı kaldırıp etrafımıza bakınca, ya da bir gazetenin ilk sayfasını okuyunca özgüveni yüksek kişilerin yaşantıları ile de karşılaşabiliriz, ama bu daha düşük bir ihtimaldir. Çünkü özgüveni yüksek kişiler azınlıktadır. Bugün, hayatını başkaları için yaşayan milyonlarca insan bulabiliriz. Ancak amaçları için yaşayan insanlarla karşılaşmak şans işidir. Çok azlardır çünkü.

Refah seviyesi yüksek ve insanlarının mutlu olarak yaşadığı ülkelerin sayısı niye çok azdır?

Dünyayı daha iyi bir yer yapmak adına başarılı işler yapan organizasyonları bulmak niye zordur?

***

Kendimize ait düşüncelerimizi yeniden sorgulamaya, ve varsa, olumsuz düşüncelerimizi kendimize yapacağımız yatırımlarla ortadan kaldırmaya bir fırsat olsun bu yazı…

2009'dan beri yurtdışında yaşayan Cemal, London School of Economics’teki yüksek lisansının ardından Google’da çalışma hayatını sürdürüyor. Çok fazla bilinmeyen yerlere seyahat edip farklı yaşantıları keşfetmek en büyük hobisi. Ayrıca bir yüzme tutkunu: Her gün (istisnasız) 2.5 km yüzüyor.